İslam hukukuna göre vakıf malları satılamaz, cami encümenleri dini ve sosyal faaliyetlerini yürütebilmek için bunları yalnızca kiraya verilebilirler. Nedim Gencev için Peygamber hadisinin bir anlamı olmadığı anlaşılıyor. Onun şahsi menfaat ve sahtekarlık eğilimi daha totaliter rejim döneminde göze çarpmıştır. Komünist Partisi Merkez Komitesi dosyasında şu cümlelerin altı çizilmiştir: “Gencev’in maddiyata karşı zaafı var ve bu alanda ciddi bir şekilde kontrol edilmesi gerekmektedir”.
Örneğin bugün değeri milyonları bulan 3 büyük bina Varna’da satılmıştır. Uzun süren mahkeme davaları sonucunda Müslümanlar bunlardan ikisini geri alabilmiştir, fakat üçüncüsünün “Tsaribrod” 39’da bulunan 3 katlı evin geri alınması artık mümkün değildir.
Vidin’de toplam 1 dekar kadar 3 mülk satılmıştır. Bunların da mahkeme davası açtırmak için maddi imkansızlık dolayısıyla Müslümanlar tarafından geri alınması mümkün olmamıştır.
1997’de Köstendil’de “Tsar Osvoboditel” 158’de Müslüman encümenine ait mülk satılmıştır. Ruse’deki “Balkan” adlı oteller zinciri macerası tam 10 yıl sürdü. 1997’de bu oteller zinciri Gencev tarafından oğlunun tasarrufuna 10 yıllık bir süre için karşılıksız verilmiştir. 1997’de Gencev idaresi döneminde Pazarcık’ta 6 vakıf malı bağış edilmiştir. Ancak Pazarcık bölge mahkemesi belediyenin verdiği dilekçeyi kabul etmiş ve bağışları iptal etmiştir. Baş müftü Mustafa Haci’ye ait sahte imza kullanılarak 2000 yılında Sofya’da “M.Luiza” 27’de bulunan 4 katlı binanın bağışı da iptal edilmiştir.
Demokratik geçişin ilk döneminde Kur’an’ın Bulgarcaya çevrilmesi için Gencev 3 kişiyi görevlendirmiştir. Ancak bu 3 kişinin emeği ödenmemiş, tercüman olarak ise Gencev’in kayın pederinin de bulunduğu yakın çevresinden kişiler gösterilmiştir. Gencev ise kendisini tercüme ekibin yöneticisi olarak göstermiştir.
Yine o dönemde Türkiye’den Baş müftülüğe 1000 adet Kur’an hediye edilmiştir. Gencev ve çevresi ise bunları 10 levaya satmışlardır. Gencev hac ile ilgili sahtekarlık yapmaktan da çekinmemektedir. 2007’de Hacca götürmek için insanlardan para toplamıştır. Mekke’ye gidiş iptal ediliyor, fakat Gencev bir kısım hacc adayların paralarını geri çevirmiyor. Gencev, sahte evrak kullanarak Bulgaristan Cumhuriyeti anayasasını da ihlal etmektedir.Ayrıca sahip olduğu dinin prensiplerini de çiğneyerek, müslümanlara ait mülkleri zarara uğratmaktadır. Halbuki Allah Kuran’da demiştir ki: "Ey, iman edenler, sahtekarlık ile mülklerinizi yemeyiniz! Ve de kendi kendinizi öldürmeyin!” (4:29)
Örneğin bugün değeri milyonları bulan 3 büyük bina Varna’da satılmıştır. Uzun süren mahkeme davaları sonucunda Müslümanlar bunlardan ikisini geri alabilmiştir, fakat üçüncüsünün “Tsaribrod” 39’da bulunan 3 katlı evin geri alınması artık mümkün değildir.
Vidin’de toplam 1 dekar kadar 3 mülk satılmıştır. Bunların da mahkeme davası açtırmak için maddi imkansızlık dolayısıyla Müslümanlar tarafından geri alınması mümkün olmamıştır.
1997’de Köstendil’de “Tsar Osvoboditel” 158’de Müslüman encümenine ait mülk satılmıştır. Ruse’deki “Balkan” adlı oteller zinciri macerası tam 10 yıl sürdü. 1997’de bu oteller zinciri Gencev tarafından oğlunun tasarrufuna 10 yıllık bir süre için karşılıksız verilmiştir. 1997’de Gencev idaresi döneminde Pazarcık’ta 6 vakıf malı bağış edilmiştir. Ancak Pazarcık bölge mahkemesi belediyenin verdiği dilekçeyi kabul etmiş ve bağışları iptal etmiştir. Baş müftü Mustafa Haci’ye ait sahte imza kullanılarak 2000 yılında Sofya’da “M.Luiza” 27’de bulunan 4 katlı binanın bağışı da iptal edilmiştir.
Demokratik geçişin ilk döneminde Kur’an’ın Bulgarcaya çevrilmesi için Gencev 3 kişiyi görevlendirmiştir. Ancak bu 3 kişinin emeği ödenmemiş, tercüman olarak ise Gencev’in kayın pederinin de bulunduğu yakın çevresinden kişiler gösterilmiştir. Gencev ise kendisini tercüme ekibin yöneticisi olarak göstermiştir.
Yine o dönemde Türkiye’den Baş müftülüğe 1000 adet Kur’an hediye edilmiştir. Gencev ve çevresi ise bunları 10 levaya satmışlardır. Gencev hac ile ilgili sahtekarlık yapmaktan da çekinmemektedir. 2007’de Hacca götürmek için insanlardan para toplamıştır. Mekke’ye gidiş iptal ediliyor, fakat Gencev bir kısım hacc adayların paralarını geri çevirmiyor. Gencev, sahte evrak kullanarak Bulgaristan Cumhuriyeti anayasasını da ihlal etmektedir.Ayrıca sahip olduğu dinin prensiplerini de çiğneyerek, müslümanlara ait mülkleri zarara uğratmaktadır. Halbuki Allah Kuran’da demiştir ki: "Ey, iman edenler, sahtekarlık ile mülklerinizi yemeyiniz! Ve de kendi kendinizi öldürmeyin!” (4:29)
Kaynak: Bulgaristan, Standart Gazetesi, 25.04.2008, Sayı 5494
Türkçeye tercüme eden: Bulgaristan alperenleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder