SESLENİŞ (Şiirler), Hacı Hafız Ali Mehmed Ahmetçik İstanbul 2016, BTG Yayınevi, 56 sayfa |
Ali Mehmed
Ahmetçik, 27 Mayıs 1930 yılında Razgrad ilinin en büyük köylerinden biri olan
Karaağaç (Brestovene) köyünde doğdu. Bu şirin köy Deliorman’ın göbeğinde bütün
görkem ve güzelliğiyle uzanmış durmaktadır. Burada Deliorman söz konusu olunca baştan sona bu meşhur yöreye has
güzellikleri saymaya kalksak bitiremeyiz. Nitekim bu topraklarda yetişen,
buraların suyunu içip havasını teneffüs eden, uçsuz bucaksız verimli ovalarını
seyir ve temâşâ eden herkesin gönlünde bir başkadır Deliorman. Şu da bir gerçek
ki, eski zamanlardan günümüze kadar Deliorman bölgesi bol bol hâfızların
yetiştirildiği bir yöre olarak anılmaktadır. Esefle belirtelim ki, yakın
tarihimizde başımıza ateş gibi düşen (sözüm ona) yarım asırlık baskı sistemi gelmeyip
mukaddesatımız ve değerlerimize saldırılmasaydı bugün yine o eski heyecanla
hafızlık çalışmaları, dua ve merasimleri devam ederdi muhakkak. Yine de
Allah’tan umut kesilmez. Göl olan yerde su bitmez diyelim. Ayrıca bu bereketli
yöre pehlivanlar yatağı olarak da ün kazanmıştır. Yeri gelmişken hemen
belirtelim ki, başta pehlivanlar pehlivanı-kuvvet sembolü Koca Yusuf, Hergeleci
İbrahim, Filiz Nurullah, Yörük Ali, Karaağaçlı Âdem pehlivan ve daha nice eli
tutulmaz, bileği bükülmez yiğitler bu topraklarda yetişip dünyaya nam
salmışlardır. Şair mısralarında ne hoş ifade etmiş:
Orta
Asya’dan aldık fermanı
Balkanlara
serdik harmanı
Dünyaya
meydan okuyor
Deliorman’ın
her pehlivanı
Velhasıl Kur’ân
hafızları, meşhur pehlivanları, şair-yazarları, adı duyulmamış pek çok halk
ozanları ve kahramanlarıyla, hele de misafirperver, çalışkan, eli nasırlı
insanlarıyla adeta özdeşleşmiştir Deliorman. Yani diğer bir değişle umum olarak
buraları eskilerden beri örf-adet, gelenek ve görenekleriyle Müslüman-Türklüğün
yöresi olmuş ve öyle de devam etmektedir. Her halükârda bizim nâkıs lügatimiz
Deliorman’ı tam manasıyla tasvir edebilmiş değil.
İşte 23 Ağustos 2012 günü aramızdan
ayrılan hafızlardan biri de bu mütevâzi şiir kitapçığını kendi gönül pınarından
akıtarak satırlara döken Hacı Hâfız Ali Mehmet Ahmetçik hoca efendidir. İlk ve
orta okul tahsilini doğup büyüdüğü Karaağaç köyünde tamamladı. Anne babasının
tavsiyesi ve teşviki ile hafızlık yapmış ve mukaddes kitabımız Kur’an-ı Kerim’i
baştan sona ezberlemiştir Bu dönemde artık Bulgaristan’da iktidara komünistler
gelmiş ve Şumnu’daki Medresetü’n-Nüvvab, bir din okulu olmaktan çıkarılarak
“Nüvvab” Türk Azınlık Lisesi’ne dönüştürülmüştü. Yine de Türklerin en prestijli okulu
durumundaydı. İşte buraya kaydını yaptırmış ve her ne kadar eğitimini
tamamlamayı cân-ı gönülden arzu ettiyse de, fakirlik, imkânsızlık ve maddî
sıkıntılardan dolayı okuldan ayrılmak zorunda kalmıştır. 1951-1954 yılları
arasında her genç gibi vatanî görev olan askerliğini yaptı. 1954-1960 yılları
esnasında Ravno köyünde muallimlik görevinde bulundu. 1960-1976’ya kadar kendi
köyünde kurulan kooperatifte muhasebeci, kantarcı ve işçi olarak çalıştı. 1976
yılından 2007 yılına dek 31 yıl Karaağaç köyü “Koca Câmî” imam-hatibi olarak
görev yapmıştır. 1996 yılında mukaddes toprakları ziyaret ederek hac ibadetini
de yerine getirmiştir.
Dört yıl önce
aramızdan ayrılan muhterem hocamıza Allah’tan gani gani rahmet diler, bizlere
bıraktığı bu Sesleniş’inden okuyanların istifade etmesini niyaz ederiz.
Çalışmak bizden
başarı Allah’tandır.
Selime
Veysal Hasanova