21 Nisan 2010 Çarşamba

TARİHÇİ VESELİN ANGELOV'TAN OKUNACAK ÜÇ KİTAP

ÇOK GİZLİ
Bulgaristan Türk Ulusal Azınlığına Karşı Aimilasyon kampanyası
Belgeler 1984-1989
Kitabın özellikleri: Büyük boy, 830 sayfa, Dili: Bulgarca, Satış: PDF şeklinde, Fiyatı: 50,00 TL. İletişim: bulgaristanalperenleri@gmail.com

SİLAHSIZ MÜCADELE
Bulgaristan Türk Milli Kurtuluş Hareketi
Belgeler 1985-1986
Kitabın özellikleri: Büyük boy, 440 sayfa, Dili: Bulgarca, Satış: PDF şeklinde, Fiyatı: 25,00 TL. İletişim: bulgaristanalperenleri@gmail.com

GİZLİ
Bulgaristan Türklerinin Protesto Hareketleri
Belgeler
Ocak-Mayıs 1989
Kitabın özellikleri: Büyük boy, 275 sayfa, Dili: Bulgarca, Satış: PDF şeklinde, Fiyatı: 15,00 TL. İletişim: bulgaristanalperenleri@gmail.com

12 Nisan 2010 Pazartesi

Bulgaristan İHL Öğrencileri Mecliste

Rusçuk - Şumnu ve Mestanlı İmam-Hatip Liselerinde okuyan öğrenciler Başmüftülüğün organizasyonuyla Sofya'ya ziyarete geldiler. Başmüftülük, Yüksek İslam Enstitüsü ve Millet Meclisini ziyaret eden öğrenciler bu kurumlarla ilgili bilgiler aldılar. Ayrıca kendilerine yüksek öğrenimle ilgili sunum yapılarak öğrenimlerine kendi seçecekleri üniversitelerde devam etmeleri tavsiye edildi.
Öğrenciler Millet Meclisi ziyaretini Sofya'nın Türk aydınlarından Dr. İsmail Cambazov (ortada) ile eski milletvekillerinden ve halen Başmüftülükte Eğitim Dairesi Müdürü Hüseyin Karamolla (sağda) gerçekleştirdiler.

11 Nisan 2010 Pazar

Mehmed Tabak Hocaefendi İçin Mevlid Okutuldu

20 Şubat 2010'da dar-ı bekaya yolcu ettiğimiz Birkova köyü imamı Mehmed Tabak Hocaefendi için yakınları 10 Nisan 2010 cumartesi günü bir mevlid merasimi tertip ettiler. Hayatını İslâm dinine hizmete adayan bu saygıdeğer hocafendinin mevlidine iştirak eden başta damadı Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Hacı, Pazarcik Müftüsü Abdullah Efendi, Gotse Delçev Müftüsü Aydın Efendi ve Sofya'dan gelen heyet ile bölge imamları merhumun ruhuna Kur'an-ı Kerim okudular, Peygamber Efendimize salatü selamlar getirdiler ve ona şefaatçi olmasını dilediler. Ayrıca Mevlid-i şerif okundu ve konuşmalar yapıldı.
Üç saat süren merasimden sonra öğle namazı kılındı ve gelenlere yemek ikram edildi.

5 Nisan 2010 Pazartesi

ATAKA GAZETESİ YAZARINDAN TÜRKİYE HÜKÜMETİNE HAKARET VE İFTİRA

Bulgar aşırı milliyetçi ve Türk düşmanı Ataka Gazetesi yazarı ve SKAT televizyonunda program sunucusu Stefan Solakov 2.4.2010 tarihli yazısında isim vermeden Türkiye hükümetini “yeni osmanlı canavarına” benzeterek hakaret ediyor “İslam terörizmine elini uzatmakla” da iftira ediyor.
“Yeni Osmanlı Canavarı İslam Terörizmine Elini Uzatıyor” başlığını taşıyan yazıda Moskova’da meydana gelen terör olayını konu edinen Solakov New York, Madrid, Londra, Tokyo halklarının yaşadığı acıyı Rusların da başına geldiğini belirtiyor ancak İstanbul’da meydana gelen terör saldırılarını kasıtlı olarak anmıyor.
Solakov yazısına şöyle devam ediyor: “En iyi yetişmiş uzmanlar bile evrensel kötülük saçan İslam ideolojisinin radikal söylemlerine karşı ılımlı İslam temsilcilerinin kullanılabileceğini sanmakla hataya düşüyor. Bunun için çoğu kere Türkiye Cumhuriyeti örnek gösteriliyor ve Arap dünyasında geniş siyasi ve etnik toplumlar üzerinde etkili olabileceği ifade ediliyor. Atatürk tarafından reforme edilen Osmanlı devleti uzun süredir yükselen İslam enerjisininin Avrupa ve Hristiyan medeniyetini ele geçirme ve yok etmenin önünde bir engel oluşturuyordu. Ancak 15 seneden beri İsa ve Muhammed arasındaki Türk sınır muhafızlarının durumu birden bire değişiti. Laik devletin dayanağı ve ateşli dervişlerle kanlı Osmanlı İmparatorluğunu yeniden dirilmesini destekleyen ideologların saldırılarına karşı en güvenilir sigorta olarak gösterilen Ankara’daki generallerin şöhretinden hiç bir şey kalmadı. Malesef yeni islamcıların her türlü sınırı aşacak ölümcül bulaşıcı bir hastalık gibi kısa sürede yerkürenin büyük kısmını kapsayacağı anlaşılıyor.”Peki bütün bu hakaret ve iftiraları yapan Stefan Solakov kimdir ve bu küstahlığı neye güvenerek yapmaktadır.
1967 yılında henüz 25 yaşında iken “Sider” kod adıyla Bulgar komunist gizli servisinde en alt kademeden kadrolu olarak göreve başlayan yazar (!) 10 yıl içinde şube vekilliğine yükseliyor. 1989 yılından sonra ise maaşlı olarak görevine devam etmekle birlikte kadrodan çıkarılıyor1.
Bulgar komunist rejiminin kadrolu ajanının özgeçmişine bakılırsa yakalanmadan tam 13 yıl Türkiye’de faaliyet gösteriyor. 7 yıl Bulgar Telegraf Ajansı’nın (BTA) Ankara temsilciliği, 2 yıl Sofya-Press İstanbul temsilciliği, Bulgar Devlet Televizyonu’nun 3 yıl İstanbul temsilciliği ve Tercüman Gazetesi’nde 1 yıl gözlemci olarak bulunuyor.
Bütün bu kin ve düşmanlığa şaşmamak lazım, çünkü Osmanlı’dan sonra Bulgar halkının birlik ve bekası devlet ideolojisi olarak Türk ve Türkiye düşmanlığı üzerine bina edilmiştir. Türk ve Türkiye düşmanlığı Bulgar halkın bilinç ve bilinç altına pompalanmazsa Bulgarları bir arada tutan harç yok olur gider, bütün bunların altında yatan sebep budur.

Basri Zilabid, Sofya