26 Mart 2009 Perşembe

ALPEREN: DERVİŞ VE MÜCAHİT

TÜRKİYE'NİN ALPERENLERİNDEN MUHSİN YAZICIOĞLU BEY ELİM BİR HELİKOPTER KAZASI GEÇİRMİŞTİR. YÜKSEK RAKIM VE KÖTÜ HAVA ŞARTLARI SEBEBİYLE 2000 DOLAYINDA SİVİL VE ASKERİ KURTARMA EKİPLERİNİN ÇALIŞMASINA RAĞMEN HENÜZ KAZA MAHALLİNE ULAŞILAMAMIŞTIR. CENAB-I HAKK'A TEVEKKÜL EDİYORUZ, ONU MÜSLÜMAN TÜRK MİLLETİNE BAĞIŞLAMASINI NİYAZ EDİYORUZ. BULGARİSTAN TÜRK GENÇLİĞİ - SOFYA

BU VESİLE İLE BİRÇOK KİŞİNİN ANLAMINI BİLMEDİĞİ "ALPEREN" KELİMESİNİN ANLAMINI DA VERMİŞ OLALIM. BAŞLIKTA DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE BU KELİMENİN İKİ ANLAMI VAR: BİR TARAFTAN DERVİŞ AMA ÖBÜR TARAFTAN MÜCADELECİ ANLAMINDA MÜCAHİT. BULGARİSTAN TÜRK GENÇLİĞİ - BTG SİTESİNİN TÜRKİYE'DEKİ ALPEREN OCAKLARI İLE HİÇBİR İLGİSİ YOKTUR.

24 Mart 2009 Salı

23 Mart 2009 Pazartesi

ETNİK BARIŞ NASIL KORUNUYOR


LİLİ TSAÇEVA, TRUD GAZETESİ
Bulgaristan'da, "ulusal sorumluluk" sahibi siyasiler mantar gibi ortaya çıkıyorlar!
İnanmayan Gırmen Belediye Başkanı Ahmed Başeve sorsun. Adam ulusal güvenlik için jest üstüne jest yapıyor. Geçen pazartesi horozların öttüğü vakitte kısa bir süre için kendisini götürmelerine rağmen,hemşehrilerini DANS ve savcılağa karşı kışkırtmayı düşünmemiş bile.
Bu cömertliği ve gece gündüz etnik barış ve huzuru düşünerek "ülkenin büyük sorunlarını önlemiş".
Garip olan sadece bu kahramanlık destanının neden bir uyarı gibi geldiği...
Ancak ateşin olmadığı yerde duman çıkmaz. DANS'ın bir düzine yüzleri saklı ve silahlı ajanları "nazikçe" evini basmadan ve pijamalarıyla Sofya'ya "karşılıklı konuşmak" için getirilmeden önce Başevi mahallesi dışında tanıyan varmıydı. Hoppala... Bilinmeyen bir köy belediye başkanından Başev kahraman haline geldi. (DANS) olayı nasıl düşünüyordu o ne hale döndü...
Umuyorum güvenliğe olan bu yoğun ihtimam bir sürpriz yaşatmasın.

Bulgarca'dan tecüme: Bulgaristan Türk Gençliği - BTG

21 Mart 2009 Cumartesi

ATAKA GAZETESİNDEN TERÖR ÖRGÜTÜ LEHİNE YAYIN


BUGÜNKÜ SAYISINDA ATAKA PARTİSİNİN YAYIN ORGANI OLAN 24 SAYFALIK "ATAKA GAZETESİ" TERÖR ÖRGÜTÜ PKK LEHİNE VE TÜRKİYE ALEYHİNE TAM 3 SAYFA YAZI YAYIMLADI.
Türkiye'nin terör örgütü ile mücadelesini Kürtlere yapılmış bir soykırım olduğunu iddia eden gazetenin başlığı şöyle: Kürtlere yapılan soykırım Ankara'nın emperyal isteklerini yansıtmaktadır.
Dimitar Avramov imzalı yazıda, "Çok gizli talimatlarda Genel Kurmay Başkanlığı ve MİT, Kürtlerin yok edilmesi ve dünya kamuoyunun dezenforme edilemsi emrini veriyor" deniliyor.
Terörist Murat Karayılanla yapılmış bir röportaj da gazete de yer alıyor.

BULGARİSTAN TÜRK GENÇLİĞİ - BTG

KARİKATÜR: BAZILARI ŞAPKALARIMIZI ATMAMIZI İSTİYOR

RAÇO RAÇEV, TRUD GAZETESİ

BULGAR BASININDAN ÖZETLER

TRUD GAZETESİ:
- Yane Yanev Belediye Başkanı Ahmed Başevle ilgili yeni iddialar ortaya attı.
"Düzen, Yasallık ve Adalet" Partisi milletvekiline göre Başev babasına ait arazi ile 2 dönümlük belediye arazisini değiştirmiş.
- DPS: Eğitim kanunu ile ilgili Başbakanı da dinleyelim.
Yurtdışı gezisi sebebiyle Bakanlar kurulu toplantısında bulunmayan Başbakan Stanişev'e yardımcısı Emel Etem vekalet etti. Toplantıda Eğitim kanununda yapılacak değişikler konusu da gündeme gelmiş ancak Emel Etem'in vetosu ile karşılanmış. Eğitim kanununda yapılacak değişiklikler arasında "başörtüsü gibi dini sembolleri yasaklayan" ifadelerin de yer aldığı bildiriliyor.
- Valeriya Veleva'nın yorum yazısı: Doğan ve Simeon açıklanamayan / açıklanabilen aşk
Yorum yazısında yazar şu noktalara değiniyor: NDSV lideri Simeon Sakskobuggotski'nin DPS ile seçim koalisyonu görüşmeleri yaptığını yarım ağızla ifade etmesinden sonra kendi partisinin milletvekillerinden tenkitler aldı. Tenkitler veciz bir şekilde şu cümle ile ifade edildi "DPS ile seçim koalisyonu kurmak bizim için "ölüm öpücüğü".
Yazıda NDSV ile DPS'nin Avrupa Birliği Parlamentosu seçimi için koalisyon görüşmeleri yapıldığı ifade ediliyor. NDSV'nin Bulgar parlamentosuna girme şansını da tartışan yazar Simeon'un iradesine bağlı kalmadan partinin gerekirse bir dönem meclis dışında kalarak çok çalışmak suretiyle politik arenada kendi yerini kazanması gerektiğini ifade ediyor.

ATAKA GAZETESİ:
- ATAKA protestolarından sonra Sofya'ya yeni cami yapımı yasaklandı.
Sofya Yüksek İdari Savcılığı cami yapılması düşünülen yer için şimdiye kadar böyle bir dilekçe verilmemesini sebep göstererek söz konusu arsaya bu durumda cami yapılamayacağına karar verdi.
- Satovça köyünden öğretmen Lilko Ayvazov:
Müdire hanım zorla veli ve öğrencileri camiye sokuyor.

"Ben müslümanım ama davranış ve verdiği mesajlar yönünden Volen Siderov'a verdiğim not müsbet." (Tam sayfa mülakat)
Not: Haber özetleri Bulgaristan Türkleri ve Müslümanlarıyla ilgilidir.

19 Mart 2009 Perşembe

GERB, ATAKA'YA YENİLDİ

BURGAS'TA BELEDİYE MECLİSİNİN DAHA ÖNCE CAMİ YAPIMI İÇİN AYIRDIĞI YER İLE İLGİLİ KARARINI, YENİ BİR KARARLA GERİ ALDI. BU DA GERB PARTİSİ GRUBUNUN TEKLİFİ ÜZERİNE OLDU.
GERB Grup Başkanı Diyana Yordanova'nın açıklamasına göre, böyle bir teklif yapmalarının temelinde, GERB olarak şehirde barış ve huzur istemeleri yatıyor. Halbuki cami yapımı ile ilgili daha önce alınan karar sebebiyle şehirde etnik düşmanlık körüklenmekte ve bu karar haksız bir şekilde seçim öncesi propaganda malzemesi olarak kullanılmakta ve vatandaşlar manipüle edilmektedir.

GERB oylarını ATAKAYA kaptırma korkusuyla attığı adımdan geri çekilmektedir. Gelecek hükümeti kurma iddiasında olan bir partiye bu hiç yakışmamıştır.

Bulgaristan Türk Gençliği - BTG

18 Mart 2009 Çarşamba

MEDYA, DANS VE RADİKAL İSLAM

Pazartesi sabahı ortalığı toz dumana çeviren "radikal İslam" fırtınası öğleden sonra dindi. Medyanın inanılmaz gücü sayesinde "Bulgaristan - Yunanistan sınırına yakın bölgeden, birisinin belediye başkanı diğerinin öğretmen omak üzere 2 kişinin sorgulanmak üzere Ulusal içgüvenlik istihbaratına getirildiği" haberi bütün dünyayı bir anda dolaşıverdi. Sakin sessiz bir ülkeden gelen böyle bir haber tabi ki yabancı haber ajanslarını heyecanlandıracaktı. Bulgaristan'ın da Avrupa gündemini birkaç saatliğine de olsa meşgul etmesi güzel olurdu. "Radikal İslama" karşı Avrupa Birliği'nin sınırını koruyoruz mesajı verilmeliydi. İçe karşı ise korku salınmalı, endişeler had safhaya çıkarılmalıydı. Binbir zorluklarla düzene sokulmaya çalışılan seçmeli İslam Dini dersi ve öğretmeni öcü gösterilmeli, partili olarak ta, bağımsız olarak ta seçim kazanmasını bilen bir belediye başkanın itibarı zedelenmeye çalışılmalıydı. Bütün bunlar önceden planlanmış olabilir mi, bilemem, ancak bu sonuçları doğurmuştur.
DANS - Devlet "Ulusal Güvenlik" Ajansı kurulalı bir sene ikibuçuk ay oluyor. Bu müddet zarfında gösterişli "radikal İslam" baskınlarının ikisi fos çıktı. Birincisi eski Sofya müftüsü Ali Hayreddin'i "radikal İslam" fikirleri yayan tam tamına iki internet sitesi hazırlamakla itham ettiler. Sorguladılar ve serbest bıraktılar. Suç unsuruna rastlamadılar. Son olayda Sayın A. Başev ve M. Boşnakla ilgili olarak ta aynısı yaşandı.
Öte taraftan sessizce Türkiye Diyanet Vakfı Bulgaristan temsilcisini ulusal güvenliğe tehdit oluşturuyor gerekçesiyle sınırdışı ettiler, kimsenin ruhu duymadı; daha önce de Pazarcik merkezli "Vyara" Vakfı'nı "sivil toplum kuruluşları dini faaliyet gösteremez" gerekçesiyle kapattılar.
Dans'ta mutlaka İslam ve Bulgaristan müslümanları hakkında uzmanlar var. Neyin ne olduğunu biliyorlar. Bütün bu "gösterişli baskınların" psikolojik mücadele boyutu olduğunu düşünmemize mani birşey yok.
Bulgaristan halkının büyük bir çoğunluğu müslümanıyla hristiyanıyla İslam'ın ve "Radikal İslam" denilen şeylerin ne olduğunu bildiklerini hiç sanmıyorum. Hatta bu konunun uzmanları bile "radikal İslam"ın ne olduğu konusunda bir fikir birliğine varmış değillerdir. Bulgar oryantalisti Prof. Vladimir Çukov'un ifadesine göre 'mesela İngiltere'de radikal İslam kriterleri sabit değil hareketlilik aretmektedir. Yani değişmektedir. Bunları da belirleyen bir komisyon vardır.' Hristiyan ilahiyatı doktoru olan Stefan İlçevski "Bulgaristan'da müslüman topluluğu: gelenek, yeniden İslamlaşma, dünyevileşme ve radikalizim arasında seçim" (1) başlıklı makalesinde bütün bu kavramları irdeledikten sonra en son cümlesinde şunları söylüyor: Bizde (ülkemizde) "radikal" sayılan İslam, Batı'daki en "ılımlı" İslam'dan defalarca daha liberaldir.

Not: Halkın Belediye Başkanı Ahmed Başev'i kahraman gibi karşıladığını gören siyasiler nasıl da hemen ağız değiştiriverdiler.

Kaynak:
(1) http://www.center-religiousfreedom.com/bg/art.php?id=139

17 Mart 2009 Salı

YENİ DİZAYNIYLA MÜSLÜMANLAR DERGİSİNİN MART '09 SAYISI ÇIKTI

İÇİNDEKİLER
Sofyaya yeni cami meselesi - Basri ZİLÂBİD
Öğrencilerimiz Mevlid gecesinde Islâmî eğitim fonuna yardım yapanlar için dua edecek
İmam Hatip Lisesinden Kimsesiz çocuklara yardim
Zaman geçip gider, fakat acı anılar kalır - Bahri İZZET
TARİHİN ALTIN SAYFALARI
Barış Peygamberi - Prof. Dr. I. Hakkı Ünal
İBADET HAYATIMIZ
Cemaatle namaz kılmanın hükmü ve önemi - Doç. Dr. İsmail Karagöz
Anılar yaşıyor - Ahmet MUSTAFA
KÜLTÜR ÇALIŞMALARI
Basınımızda canlanma hamlesi
DEĞERLERİMİZ
Cömertlik - Prof. Dr. M. Yaşar KANDEMİR
GENÇ KALEMLER
Huzuru yanlış adreste mi arıyoruz? - Sakine ARİF
Çocukları küçükten eğitmenin önemi - Necibe HÜMMET
Kur'ân nerede günümüz Müslümanları nerede? - Ayşe HALİL

16 Mart 2009 Pazartesi

Başev ve Boşnak Salıverildi

Bugün sabahın erken saatlerinde DANS tarafından tutuklanan Gırmen Belediye Başkanı Ahmed Başev ile seçmeli İslam dersi öğretmeni Murat Boşnak öğlenden sonra salıverildiği bildirildi.

Gorse Delçev (Nevrokop) Bölge Müftüsü Aydın Muhammed: DANS'ın Başev ve Boşnak'a karşı tutumu ayıptır. Mafya üyelerinin ifadelerini almak için mektup gönderiyorlar, müslümanlara gelince gece yarısı evlerine giriyorlar, sanki suçluymuşlar gibi.

DPS-HÖH Gırmen Teşkilatı Başkanı Rifat Atipov: Ahmed Başevle ilgili iddialar tam bir aptallık ve saçmalık.

Ribnovo köyü Okul müdürü Fehim İsa: Radikal İslam'ın olduğu ile ilgili iddialar temelsiz.

Gırmen Belediye Başkanı Ahmed Başev, evinden alınıp Sofya'da bulunan İç İstihbarata Getirildi


Bulgar Focus Haber Ajansının bildirdiğine göre,
Bu sabah, savcılığın isteği doğrultusunda Bulgaristan Başbakanına bağlı Devlet "Ulusal Güvenlik" Ajansı (yani iç istihbarat) bağımsız Gırmen Belediye başkanı olan Ahmed Başev ile Ribnovo köyü Devlet okulunda seçmeli İslam dersi öğretmeni Murat Boşnak'ın ifadelerine başvurmak üzere Sofya'da bulunan merkezlerine getirdi.
Savcılık, kısa adı DANS olan bu istihbarat biriminden Ceza kanununa göre, milli ve ırkı eşitliğe ve dine aykırı faaliyetlerin olup olmadığı ile ilgili bilgi toplanmasını istemiş.

BTG hatırlatıyor: Çok kısa bir zaman önce Yane Yanev adlı aşırı milliyetçi milletvekili sözkonusu şahıslarla ve daha başkalarıyla ilgili iddialarda bulunmuş ve savcılığa bu konunun araştırılması ile ilgili dilekçe vermiş olduğundan bu olay gerçekleşmiştir.

Bulgar haber sitelerinde bu olayla ilgili bazı başlık ve yorumlar şöyle:
- Milliyetçi VMRO Partisi Başkanı K. Karakaçanov: Radikal İslamla ilgili sorunlar çoktandır var.
- Ribnovo köyü muhtarı Mustafa Abdikov köylerinde İslam radikalizmi olduğu iddialarını yalanladı.
- Antonina Jelyazkova: Siyasi çekişmeler Gırmende gerilim yaratıyor.

10 Mart 2009 Salı

AVRUPA BİRLİĞİNDE BULGARİSTAN TÜRKLERİNİ TESPİT


Başlıktaki ifadeden kastımız nedir? Belki Bulgaristan Müslümanları tabirini kullanmak daha yerinde olacaktı. Neden diyeceksiniz? 11 Eylül 2001'den sonra dünya üzerinde topluluklar daha ziyade ait oldukları dinle anılmaya başladılar. Sanki dünya "müslümanlar" ve "hristiyanlar"dan ibaretmiş gibi konuşulmaya başlandı. "Medeniyetler çatışması" tezleri ortaya atıldı. İşte bütün bu ortamda Avrupa Birliğinde de, "acaba içimizde nekdar müslüman var, aday ülkelerde nekadar müslüman yaşıyor" soruları sorulmaya başlandı. Bulgaristan da bir aday ülke idi ve önemli bir müslüman nüfusu barındırıyordu.
Bulgaristan Türklerini ve Müslümanlarını konumlandırmak icap ediyordu ve medyanın, sosyologların ve güya İslamiyet uzmanı oryantalistlerin kolaya kaçtıkları ve gerçeği saptırdıkları görüldü.
Bütün bunların şuur altyapısında Bulgaristan müslümanları, Batı Avrupaya değişik İslam ülkelerinden iş için göç etmiş ve beraberinde çeşitli problemleri götürmiş, sorunlu bir topluluktu.
Onlara göre bu problemler nelerdi:
- En başta entegrasyon, beraberinde dil, kültür farklılığı, gettolaşma, radikalizim vesaire vesaire...
İşte bütün bu sorunları Bulgar medyası, sosyologları, oryantalistleri Bulgaristan Türklerine ve Müslümanlarına da şamil kıldılar. Peki gerçek böyle miydi? Bizce, hayır.
Bulgaristan Türkleri ve Müslümanları nedir ve ne değildir:
1-Bulgaristan Müslümanları Türkiye'den, Irak'tan, Suriye'den, Filistin'den, Fas'tan, Cezayir'den vesaire İslam ülkesinden iş göçü sebebi ile Avrupa'ya yerleşen müslümanlar gibi Bulgaristan'a gelip yerleşmemişlerdir. Osmanlı zamanında buralara yerleştirilmişlerdir ve çekildikten sonra da burada kalan topluluktur. Yani Bulgaristan Müslümanları "yabancı" değil, yerlidir.
2-Bulgaristan Müslümanlarının "entegrasyon" denilen bir sorunu yoktur. 600 yıl beraber yaşanmıştır. Hristiyan ve müslüman kültürlerin birbirine etkileri olmuştur.
3-Bulgaristan Müslümanlarının "dil" diye bir sorunu yoktur. Osmanlıdan sonra Bulgaristan kurulmuş ve resmi dil Bulgarca olmuştur. Eğitimin gelişmesi ile Bulgaristan Türkleri de Bulgarcayı öğrenmişler. Hatta bugün için Türk dil öğretimi yok denilecek seviyede olduğundan birçok Türk Bulgarcayı daha iyi konuşmakta ve Türkçe zorlandığında hemen Bulgarcaya geçmektedir.
4-Bulgaristan Müslümanlarında "getto"laşma yoktur. Avrupa'da yaşayan müslümanlar bildiğimiz kadarıyla zamanla kurdukları "müslüman mahalleleri"nde yaşamaktadırlar. Halbuki, Bulgaristan müslümanlarında böyle bir olay yoktur, görülmez. Bunun sebebi kendisini yabancı görmediğinden; dindaşlarım, ırkdaşlarımla beraber yaşayayım, güven içinde olayım düşüncesinin bulunmayışından. Çünkü o kendisini burada doğmuş, buranın sahibi ve bu yeri vatanı kabul etmektedir.
5-Bulgaristan Müslümanlarında ırk milliyetçiliği ve dini radikalizm yoktur. Milliyetçiliğin ve radikalizmin oluşması için altyapı gereklidir. Bu yoktur. Bu konuda toplumsal bir gelişmenin ihtimali sıfır olmakla birlikte devlet bu sıfır ihtimaline karşı da tedbirini almıştır.
Dolayısyla Bulgaristan Müslümanlarını bu açılardan değerlendirmek ve eğer birileri bu topluma rol biçmek istiyorsa bunları dikkate almak durumundadır.
Basri Zilabid, Sofya

6 Mart 2009 Cuma

Bulgaristan Devlet Arşivlerinde Müslümanların Dini Teşilatlarına ait Arşiv Fonları


HAYDİ ARAŞTIRMACILAR ARŞİV LİSTESİNİ YAYINLIYORUZ, KOLAYGELSİN!

- Başmüftülük, Merkezi Devlet Arşivi, 471 К, 1854 Arşiv birimi, 1895 – 1947
- Başmüftülük, Merkezi Devlet Arşivi, F. 747, 297 Arşiv birimi, 1881 –
- Başmüftülük, Merkezi Devlet Arşivi, ЧП 157, 13 dosya
- Müslüman Vakıf Encümenliği – Petriç, Devlet Arşivi (DA)-Blagoevgrad, Fon № 110К, 12 Arşiv birimi, 1919 – 1943
- Bölge müftülüğü– Aytos, DA-Burgas, 857 К, 42 Arşiv birimi, 1906 – 1948
- Bölge müftülüğü– Aytos, DA-Burgas, 1495, 37 Arşiv birimi, 1948 – 1984
- Cami encümenliği – Drındar köyü, DA-Varna, 576К, 26 Arşiv birimi, 1941-1947
- Müftülük – Provadiya, DA-Varna, 331К, 97 Arşiv birimi, 1895-1948
- Bölge Müftülüğü – Varna, DA-Varna, 330К, 48 Arşiv birimi, 1914-1934
- Türk müslüman dini cemaati – Varna, DA-Varna, F.930, 29 а. е., 1951-1968
- Bölge Müftülüğü - Veliko Tırnovo (1880 - 1944), DA-Veliko Tırnovo, F. 886К, 291 Arşiv birimi, 1880 - 1955
- Bölge Müftülüğü – Vidin, DA-Vidin, F. 25К, 145 Arşiv birimi, 1818 – 1947
- Türk müslüman dini cemaati – Dobriç, DA-Dobriç, F. 199 К, 30 Arşiv birimi, 1941 – 1944
- Türk müslüman dini cemaati – Tolbuhin, DA-Dobriç, F. 1150, 59 Arşiv birimi, 1941 – 1973
- Müftülük – Dobriç, DA-Dobriç, F. 198 К, 280 Arşiv birimi, 1734 – 1944
- Müftülük – Tolbuhin, DA-Dobriç, F. 1151, 68 Arşiv birimi, 1946 – 1973
- Kırcaali Müftülüğü – Kırcaali, DA-Kırcaali, F. 1К, 158 Arşiv birimi, 1913-1957
- Ardino Müftülüğü – Ardino, DA-Kırcaali, F. 69К, 153 Arşiv birimi, 1913-1950
- Krumovgrad Müftülüğü – Krumovgrad, DA-Kırcaali, F. 232К, 25 Arşiv birimi, 1916-1947
- Kırcaali Müslüman dini cemaati, DA-Kırcaali, F. 2К, 27 Arşiv birimi, 1920-1948
- Müslüman dini cemaati – Ardino, DA-Kırcaali, F. 70К, 10 Arşiv birimi, 1915-1949
- Müslüman dini cemaati – Krumovgrad, DA-Kırcaali, F. 231К, 26 Arşiv birimi, 1922-1949
- Müslüman dini cemaati – Momçilgrad, DA-Kırcaali, F. 72К, 70 Arşiv birimi, 1936-1950
- Lom müftü naibliği – Lom, DA-Montana, F. 541К, 7 Arşiv birimi, 1915-1934
- Müftü naibliği – Pleven, DA-Pleven, F. 120К, 134 Arşiv birimi, 1902-1950
- Müftülük – Razgrad, DA-Razgrad, F. 93К, 36 Arşiv birimi, 1917-1944
- Müslüman dini cemaati – Razgrad, DA-Razgrad, F. 100К, 62 Arşiv birimi, 1906-1944
- Müslüman dini cemaati – Razgrad, DA-Razgrad, F. 731, 24 Arşiv birimi, 1944 – 1957
- Müslüman dini cemaati - Yambol, DA-Yambol, F. 343К, 14 а. е., 1920-1942
- Müslüman dini cemaati, Tutrakan, DA-Silistra, F. 90К, 100 Arşiv birimi, 1896-1960
- Türk dini cemaati, Silistra, DA-Silistra, F. 115К, 60 Arşiv birimi, 1896-1946
- Türk dini cemaati, Silistra, DA-Silistra, F. 573, 14 Arşiv birimi, 1947-1967
- Müslüman dini cemaati – Smolyan, DA-Smolyan, F. 358К, 31 Arşiv birimi, 1919 - 1947
- Bölge Müftülüğü - Darıdere (Zlatograd), DA-Smolyan, F. 367К, 21 Arşiv birimi, 1914 -1959
- Müftülük - Dövlen (Devin), DA-Smolyan, F. 172К, 85 Arşiv birimi, 1914 -1951
- Müftülük – Ksanti, DA-Smolyan, F. 48К, 8 Arşiv birimi, 1942 - 1944
- Bölge müftülüğü- Paşmakli (Smolyan), F. 42К, 292 Arşiv birimi, 1913 - 1983
- Müslüman dini cemaati – Stara Zagora, DA-Stara Zagora, F. 649К, 28 Arşiv birimi, 1924-1949
- Müslüman dini cemaati - Stara Zagora, DA-Stara Zagora, F. 394, 14 Arşiv birimi, 1943-1978
- Bölge Müftülüğü – Haskovo, DA-Haskovo,F. 42К, 318 Arşiv birimi, 1908-1944
- Müslüman dini cemaati – Haskovo, DA-Haskovo, F. 182К, 189 Arşiv birimi, 1888-1953
- Müslüman dini cemaati – Haskovo, DA-Haskovo, F. 760, 43 Arşiv birimi, 1928-1984
- Müftülük – Omurtag (1878 – 1944), DA-Tırgovişte, F.7 К, 1 , 91 Arşiv birimi
- Müslüman dini cemaati – Makariopolsko köyü (Bilinmiyor – 1944), DA-Tırgovişte, F.130 К, 1 , 6 Arşiv birimi
- Müftülük – Tırgovişte (1878 – 1944), DA-Tırgovişte, F.471 К, 3, 192 Arşiv birimi
- Müslüman dini cemaati – Popovo (Bilinmiyor – 1944), DA-Tırgovişte, F.479 К, 1 , 13 Arşiv birimiTürk müslüman dini cemaati – Tırgovişte ( 1944 -), DA-Tırgovişte, F.558, 1, 44 Arşiv birimi
- Novi pazar bölgesindeki müslüman dini cemaatleri, DA-Şumen, F. 560К, 47 Arşiv birimi, 1903-1930
- Müftülük – Novi Pazar, DA-Şumen, F. 516К, 277 Arşiv birimi, 1911-1958
- Preslav müftü naibliği, DA-Şumen, F. 702К, 10 Arşiv birimi, 1913-1928
- Türk Müslüman dini cemaati – Şumen, DA-Şumen, F. 3К, 88 Arşiv birimi, 1761-1944
- Bölge Müftülüğü – Şumen, DA-Şumen, F. 62К, 171 Arşiv birimi, 1740-1971

Listeyi hazırlayan: Basri Zilabid

BULGAR DEVLET ARŞİVLERİNDE TÜRK EĞİTİM VE KÜLTÜR DERNEKLERİ

TÜRK HAYIR DERNEĞİ "ŞEFKAT" - KICAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 4K, 13 ARŞİV BİRİMİ, 1931-1950 YILLARI ARASI.
Турско благотворително дружество “Шевкaт” – Кърджали, Държавен Архив (ДА)-Кърджали, Фонд 4К, 13 архивна единица (а.е.), 1931-1950 г.
"SEBHATTİN ALİ" HALK KÜTÜPHANESİ - LÜBENOVO KÖYÜ,KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 569, 6 ARŞİV BİRİMİ, 1957-1961 YILLARI ARASI.
Народно читалище “Себахтин Али” – с. Любено, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 569, 6 а.е., 1957-1961 г.
"NAZIM HKMET" HALK KÜTÜPHANESİ - LYASKOVO KÖYÜ, KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 559, 5 ARŞİV BİRİMİ, 1954-1962 YILLARI ARASI.
Народно читалище “Назъм Хикмет” – с. Лясково, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 559, 5 а.е., 1954-1962 г.
"NAZIM HKMET" HALK KÜTÜPHANESİ - ZVEZDEL KÖYÜ, KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 575, 16 ARŞİV BİRİMİ, 1952-1984 YILLARI ARASI.
Народно читалище “Назъм Хикмет” – с. Звездел, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 575, 16 а.е., 1952-1984 г.
"IŞIK" HALK KÜTÜPHANESİ, GORNO PRAHOVO KÖYÜ, KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 540, 8 ARŞİV BİRİMİ, 1956-1975 YILLARI ARASI.
Народно читалище “Ъшък”– с. Горно Прахово, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 540, 8 а.е., 1956-1975 г.
"NAZIM HKMET" HALK KÜTÜPHANESİ - MLEÇİNO KÖYÜ, KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 539, 10 ARŞİV BİRİMİ, 1958-1961 YILLARI ARASI.
Народно читалище “Назъм Хикмет” – с. Млечино, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 539, 10 а.е., 1958-1961 г.
"M. SUBHİ" HALK KÜTÜPHANESİ - ÇERNOOÇENE KÖYÜ, KIRCAALİ, KIRCAALİ DEVLET ARŞİVİ, FOND 578, 15 ARŞİV BİRİMİ, 1952-1985 YILLARI ARASI.
Народно читалище “М. Субхи”– с. Черноочене, Кърджалийско, ДА-Кърджали, Ф. 578, 15 а.е., 1952-1985 г.
"NAZIM HKMET" HALK KÜTÜPHANESİ - ŞUMEN, ŞUMEN DEVLET ARŞİVİ, FOND 829, 36 ARŞİV BİRİMİ, 1948-1984 YILLARI ARASI.
Народно читалище „Назъм Хикмет” – гр. Шумен, ДА-Шумен, Ф. 829, 36 а.е., 1948-1984
DEVLET TÜRK TİYATROSU - ŞUMEN, ŞUMEN DEVLET ARŞİVİ, FOND 623, 20 ARŞİV BİRİMİ, 1958-1964 YILLARI ARASI.
Държавен турски естраден театър – Шумен, ДА-Шумен, Ф. 623, 20 а.е., 1958-1964

SORUN SOYLEYELİM


Değerli BTG okurları,

Bulgaristan'daki Türklerle ilgili merak ettiğiniz sorular varsa bize yazabilirsiniz.

Mail adresimiz:


3 Mart 2009 Salı

Zdrastvuyte bratushki-Merhaba kardeşler

Bulgaristanin Ulusal Kurtulus Gunu icin Bulgaristanin en cok satan Trud-Emek gazetesinin bas sayfasinda cikan yorum yazisini Bulgaristan Turk Gencligi sitesi okurlarina sunuyoruz.

Georgi Sharabov, Trud Gazetesi, 3 Mart 2009

En son Rus-Türk Savaşı 131 yıl önce sona erdi ve o Bulgaristan icin Kurtuluş savasi oldu. Ruslari "bratushki Zdravstvuyte! - kardesler merhaba" diyerek karsilamisik. Bugün, bu üç ülke arasındaki ilişkiler aşağıdaki gibidir: Rus doğal gazi Türkiye'ye engelsiz Karadeniz altından düz bir hat olarak gecmektedir. Ve sadece iki ay önce Bulgaristan Rus gazi tedariki konusunda bir kriz yaşadı. Rus turistler serbestce Türkiye'de tatil yapmaktadir. Vizeler ücretsizdir ve Ankara hükümeti Charter Uçuşlar icin odenek saglamaktadir. Ruslar Bulgaristan vizesi almak icin Hintli şirketler araciligiyla 50 euro ödemesi gerekmekte ve belgelerin yavaş işlendiginden şikayet etmektedir. 130 yil once Rusya Bulgaristani kurtarmak icin Hintli asker istihdam etseydi bu ilişkiler belki de farkli olurdu. Zamanin iste bu yonu kotu - geriye donus mumkun degil, kimsede gelecegin kendisine neler getirecegini bilmiyor. (Turkceye tercume: BTG)


Георги ШАРАБОВ, vestnik Trud 3 Mart 2009
Последната Руско-турска война приключи преди 131 години и за България тя бе Освободителна. Тогава сме посрещали руснаците със: “Здравствуйте, братушки!” Днес отношенията между трите държави изглеждат така: руският природен газ стига безпрепятствено до Турция по тръба под Черно море. А само преди два месеца България преживя поредна криза в доставките на руски газ. Руските туристи отиват свободно в Турция на почивка. Визите за тях са безплатни, а правителството в Анкара дори субсидира чартърните полети. За България руснаците са принудени да плащат по 50 евро за виза, издавана от индийска фирма посредник, и се оплакват от бавна обработка на документите. Тези отношения може би щяха да са други, ако преди 130 години Русия бе наела индийски войници да освободят България. Това му е лошото на времето - не може да се върне назад, а никой не знае какво го чака напред.

26 Şubat 2009 Perşembe

BAŞMÜFTÜLÜK: İNŞAAT İZNİ KASITLI OLARAK GECİKTİRİLİYOR

Başmüftülüğün dün düzenlediği İslam Eğitim ve Kültür merkezi projesinin tanıtım toplantısında Başmüftü Mustafa Hacı Sofya Belediyesinin inşaat iznini kasıtlı olarak geciktirdiğini belirtti. Dilekçenin Kasım ayında verilmiş olmasına rağmen bugüne kadar henüz bir cevap verilmiş değil. Söz konusu projede yer alacak binaların şunlar olduğu açıklandı:
Sofya İslam Enstitüsünde okuyan ve bu merkezde çalışanlara hizmet edecek bir cami, Kütüphane, Yüksek İslam Enstitüsü binası, Erkek ve kız yurdu, Başmüftülük idari binası ve lojmanlar.
Bulgar gazetelerinden bazıları bu haberi şöyle aktardı:
Novinar Gazetesi: Müftülüğe göre belediye inşaat iznini geciktiriyor.
Trud Gazetesi: Müftü başkent belediyesinden şikayetçi.
Dnes.bg haber portalı: Camiye giden uzun yol.
Bulgaristan Türk Gençliği – BTG

18 Şubat 2009 Çarşamba

İSLAMİ EĞİTİM'E DESTEK HAFTASINDA 100 BİN LEVA TOPLANDI

Bulgaristan Başmüftülüğü, birkaç yıldan beri organize ettikleri İslami Eğitime Destek Haftasında toplanan yardım miktarının 100 783 leva olduğunu açıkladı.
Bu rakamın önceki yıl 40 000 leva olduğunu kaydeden basın bildirisi "Müslüman halkımızın İslami eğitime geçen yıla göre % 150 gibi bir artış göstererek yardım etmesi bizi onurlandırmıştır. Bu kampanyada görev alan Bölge müftülüklerine, Cemaat-i İslamiye encümenlerine ve yardımsever halkımıza çok teşekkür ediyoruz", denildi.

Kapmanya esnasında toplanan paraların harcanacağı yerler şunlar:
1-Yaz Kuran kursları, 2-Şumnu, Rusçuk ve Mestanlı'da bulunan İmam-hatip Liseleri, 3-Sofya'da bulunan Yüksek İslam Enstitüsü, 4-İlköğretim Devlet okullarında Seçmeli İslam Dini dersi için.

Bölge müftülüklerine göre toplanan yardım miktarları şöyle (leva olarak):
1-Aytos: 15647,95
2-Dobriç: 4542,05
3-Gotse Delçev: 10623,00
4-Haskovo: 4321,32
5-Kırcaali: 6590,65
6-Krumovgrad: 2298,75
7-Pazarcik: 4610,55
8-Pleven: 1320,00
9-Plovdiv: 3108,23
10-Razgrad: 5682,76
11-Ruse: 2026,87
12-Silistra: 4937,00
13-Smolyan: 17399,89
14-Sofya: 2829,60
15-Şumen: 8317,26
16-Tırgovişte: 6528,00
BTG

MÜSLÜMANLAR DERGİSİNİN ŞUBAT 2009 SAYISI ÇIKTI

İÇİNDEKİLER

- İsperih'in Yeni Camisi İçin İlk Kazma Vuruldu
- İmam-ı Azam Ebu Hanifenin oğluna vasiyeti
- İslâm Medeniyetinde Bir Arada Yaşamanın Dinî Temelleri
Prof. Dr. Mustafa ÇAĞRICI
- "Fatiha" Suresi'nde Namaza Dair İncelikler
Niyazi BEKİ
- Efendimizin (s.a.s.) 24 saati
Saffet SANCAKTAR

- Sadaka Taşları
Yrd. Doç. Dr. Hasan ÖZÖNDER
- Çin'e Seyahat
Prof. Dr. İhsan Süreyya SIRMA
- Geliyoruz! Sevinin! Biz İmam Hatipliyiz!
Özlem BELGİN
- Allah, Sevdiklerini İmtihana Çeker
Meryem SMİRNOVA

- Asıl Gayemiz Islâmın Ahlâki Boyutunu Anlatmak
Kırcaali Müftüsü ile Söyleşi BTG

15 Şubat 2009 Pazar

SOFYA'DA BAŞINIZA NELER GELEBİLİR-1

Son zamanlarda Bulgaristan'ın içinden ve Türkiye'den Sofya'ya okumak için veya çalışmak için gelenler oldukça arttı. Bu yazının yazarı da onlardan birisi. Sofya'yı tanımayanlara faydalı olur düşüncesiyle başkentteki hayatı ve bir insanın başına neler gelebilir, bunu anlatmak istiyorum.

Birincisi, Müslüman bir Türk olarak sabah namazına ezan sesi duymadan kalkarsınız, çünkü burası bir Hristiyan şehridir. Namazınızı kılar, kahvaltınızı yaparsınız. Ailenizle vedalaşıp apartmanın önüne park ettiğiniz arabanıza doğru yönelirsiniz. Araba anahtarınızı çıkarıp arabanızı açmaya yeltendiğnizde kapı kilidinin kırık olduğunu ve araba teybinin çalındığını görürsünüz.
- Gece hırsızlar arabanızın kilidini kırıp teybinizi ve içeride bulunan para edecek eşyanızı çalıp gitmişlerdir.
Allah kahretmesin dersiniz. Bir an düşündüktn sonra bunu polise bildirmeniz gerektiğini kendi kendinize söylersiniz. Ancak polise haber vermeden önce işyerini arayıp patronu olaydan haberdar ettikten sonra işe geç gelmek için izin istersiniz. 166 numaradan polisi ararsıznız. Polis size araba ile polis merkezine gelmenizi söyler. Polisler olay yerine gelmeye tenezzül etmezler. Polis merkezine gidersiniz, girişte bulunan görevliye olayı anlatırısınız. O da size sıranızı beklemeniz gerektiğini söyler. En az 20-30 dakika beklersin. Ayakta. Sonra sıran geldiğinde nöbetçi polisin yanına gidip olay hakkında bir açıklama yazarsın. Çalınan eşyalarını belirtirsin. Poliste sana şöyle der: 3 gün sonra gelip Resmi Tutanağını alacaksın. Şimdi almam mümkün değil mi diye sorarsın. Hayır, der. Çalıntı eşyalar olduğu için 3 gün sonra alacaksın Tutanağı, der. 3 gün sonra gidersin...
Efendim odalarda tamir yapılıyor, sizin evrakınız henüz hazır değil, cevabını alırsın.
Yarın, gelin derler.
Ertesi gün tekrar gidersin. Her defasında tabi işinden olursun. Patrondan izin almak kolay mı.
Polis merkezine gidersin...
- Kusura bakmayın ama resmi olarak 10 gün içinde bu Tutanağın verilmesi gerekir derler, yani evrak hazırlanmadığı için kanundaki 10 gün mühletine sığınırlar. En sonunda onuncu veya onbirinci günde polisten, arabanızın zorla açıldığı ve içeriden eşyaların çalındğına dair tutanağı almayı başarırsınız.
Buradan çıkarılacak ders şudur: Bulgaristan polisine güvenirsen güvendiğin dağlara kar yağar. Senin canın yanmış, arabanı kırmışlar, soymuşlar ama o polis bir tutanağı bile sana 10 günde veriyor.
Dönelim kaldığımız yere. Polise gittiğiniz ilk gün... Polisten çıktıktan sonra, arabanın kapısınız tamir ettirmek gerekiyor. Arabanızda full kasko olduğu için sigorta şirketine gidersiniz. Arabadaki hasarabakarlar ve tamiri onayladıktan sonra anlaşmalı çalıştıkları tamirciye sizi gönderirler. Anlaşmalı araba tamircisi sizi başkasına gönderir. Gidersiniz. Adam kırılmış anahtarlığa bakar ve şuan elimizde yok 2 gün sonra getirteceğiz o zaman gelin yaparız der. Böylece öğlene kadar hiçbir iş yapamadan işyerinize gidersiniz.
Öğle namazınızı kılarak biraz rahatlamaya çalışırsınız. Bu da gelir, bu da geçer dersiniz.
Öğlenden mesai bitiş saatine kadar çalışır gibi yaparsınız, çünkü kendinizi bir türlü işinize veremezsiniz.
Akşam saat 17:30 da Sofya otogarına bir akrabanız gelecek ve onu alacaksınız.
Otogarın önüne geldiğinizde saat tam 17:30 olmuştur. Şimdi arabayı otoparka koymayayım nasıl olsa 5 dakika içinde misafirimi karşılayıp gideceğiz diye düşünürsün ve arabanı park edilmesi yasak olan arka sokağa park edersin.
Arabandan uzaklaştıktan 2 dakika sonra trafik polisi gelir ve arabanı kaldırıp belediye otoparkına götürür. Gerçeken de 5 hadi diyelim 10 dakika içinde döndüğünde arabanın yerinde yeller esmektedir. Sokağın başında bulunan tabelada bulunan telefon numarasını arayıp arabanı hangi otoparka gönderdiklerini öğrenirsin. Otoparka vardığında 30 leva kaldırıp götürme cezası ödersin bir de polis, park edilmesi yasak olan yere park ettiğin için sana Akt yazar, yani ceza. Bu cezanın miktarı da Sofya'da 50 leva.
Arabanı alır misafrinle beraber evine gidersin. Evine giderken tabi ki, trafiğe takılırsın. Evinin önüne geldiğinde park yeri ararsın, bulursan kendini şanslı addedersin.
Evine vardığında başından geçenleri eşine ve aile efradına anlatırsın ve şöyle dersler çıkarırsın:
1. Araba sahibi iseniz, arabanın içinde çanta, elbise, araba teybinin paneli gibi hiç bir şekilde eşya bırakmayın. Çünkü hırsızlar geceleri dolaşıp araba içinde eşya olu olmadığına bakar ve onu çalırlar. Özellikle, boş bile olsa hiçbir şekilde çanta bırakılmaması gerekir.
2. Sofya içinde arabanzı mutlaka otoparka bırakınız. Merkezde özellikle otoparka bırakmazsanız çekiciler anında gelip arabanızı götüreceklerdir ve size 80 levaya mal olacaktır. Sofya'da 2 türlü otopark vardır: Birincisi, belediye otoparkları. Bunlara Sinya zona, derler. Bu otoparklar ucuzdur ve saati 1 (bir) levadır. İkinci çeşit toparklar özel olanlardır. Bunların saati de 2 ile 3 leva arasında değişir. Dolayısıyla 80 levadan olmamak için arabanızı mutlaka otoparka bırakın.
3. Sofya'da polis veya kim olursa olsun paranızı almak için hertürlü şeyi yapar, dolayısıyla gözünüzü dört açın.

Şimdilik bukadar. Devamı gelecek.