Yazan: İsa CEBECİ
19. Asır sonlarında doğup 20. Yüzyılın ilk yarısında ve ortalarında manzum eserler yazıp yaratmış olan bir Alevî-Bektaşi şairimiz var. Adı Haydar Baba, mahlâsı da Haydarî.
Doğumu: Arnavutluk- 1871,
ÖLÜMÜ: Bulgaristan’ın Silistre iline bağlı Denizler (Varnentsi) köyü, 1960.
Ömrünün 22 yılını Bulgaristan’da geçirmiş olan bu tasavvuf-tekke şairi hakkında bilgilenmek isteyenler için işbu makaleyi sunuyorum.
Bulgaristan Yüksek İslam Şurası Başkanı, değerli araştırmacı Sn. Vedat Ahmed Beyefendi lütfedip bu fotoğrafı bizimle paylaştılar. Kendisine teşekkür ederiz. BTG 1950'lili yıllar Haydar Baba |
Bulgaristan’da doğup Türkiye’ye göçen şair ve araştırmacı Mehmet Çavuş, ısrarla Haydar Baba’nın Silistre ilinin Denizler köyünde doğduğunu, İstanbul’da okuduğunu iddia ediyor. Lâkin Coşkun Kökel’in araştırmalarına göre, onun Arnavutluk’tan İstanbul’a göçen bir Arnavut ailesinin çocuğu olduğu, Merdivenköy Dergâhında yetiştiği, dervişliği ve babalığı Merdivenköy dergâhı şeyhi Mehmet Ali Hilmi Dedebba’dan aldığı anlaşılıyor. Pîr evinin kapanmasından sonra, asıl adı Cemil olan Haydar Baba, Salih Niyazi Dedebaba ile birlikte Arnavutluk’a gitmiş, orada tutunacak dal bulamayınca Sırbistan üzerinden Bulgaristan’a gelmiştir. 2 yıl Plevne’de kaldıktan sonra 1940 yılında Deliorman, Mumcular (Sveştari) köyündeki Demir Baba tekkesine gelir.
Coşkun Kökel, Mumcular sakini ve daha sonra da Demir Baba Tekkesi postnişini olan Zeynel Mustafa Kaba’dan aldığı bilgilere istinaden anlattıklarından Haydar Baba’nın orada 6 kişiye nasip verdiğni öğreniyoruz. 1940 yılında, Romenlerin Dobruca ve Deliorman’dan çekilmelerinden sonra, Denizler’deki Ali Baba Tekkesine yerleşen Haydar Baba, oraya postnişîn olmuş ve ömrünün sonuna kadar orada kalmıştır. Bulgar makamlarınca izlendiğinin fakında olan Haydar Baba, hiç evlenmemiş ve etrafına da hiç açılmamıştır. Onu ziyaret eden Mehmet Con, Aliosman Ayrantok, Mülâzim Çavuş gibi şair ve gazetecilere nefeslerinden bazılarını okumuşsa da gazetelerde basılmalarına izin vermemiştir. Burada 14. 05. 1960 yılında, 89 yaşında Allah’ın rahmetine kavuşmuştur. Denizlerin bugünkü adı Varnentsi’dir ve bir tekke-tasavvuf şairi olan Haydar Baba’nın kabri de bu köydeki Deniz Ali Baba türbesinin bahçesinde bulunmaktadır. Burada Haydarî’den önce şeyhlik yapmış olan Ali Baba, Veli Baba ve Süleyman Baba’nın da mezarları bulunmaktadır.
Bulgaristan kökenli Türk şairi ve edibi Mehmet Çavuş’un Haydar Baba’nın Denizler’de doğup büyüdüğüne dair iddiası Bulgaristan Müslümanları Baş müftü yardımcısı Vedat Ahmet’in Sofya devlet arşivinde rastgele bulduğu bir tarihî belgeyle geçersiz kalmıştır. Belgenin künyesi: (fond 166, opis 2, arhivna edinits: 133, list 11, poveritelno, 5.08.1938).
BELEGENİN İÇERİĞİ:
“Dış İşleri ve İnançlar Bakanlığı, Polis Teşkilâtımıza şu Duyuruyu arz eder: Arnavut uyruklu Haydar Baba, Gorsko Slivovo, Mahalata, Veliko Tarnovo, Varna, Şumnu, Deliorman ve Vidin adlı yerleşim yerlerindeki dindaşlarını ziyaret edecektir. Gorsko Slivovo köyünde 1-2 ay kalacaktır.
İç İşleri ve İnançlar Bakanlığı, bu duyuruyu Polis Müdürlüğüne göndererek Haydar Baba’nın takip edilmesi, onun da mensubu olduğu Bektaşilik tarikati ile ilişkileri dışında “başka bir görevinin” de olup olmadığının araştırılması konusunda emirlerini rica ederiz.
Aynı dosyanın 13. sayfasında şunları okuyoruz: Gorsko Slivovo,Tarnovo, Ruse, Sveşteari Demir Baba, Pavlikeni, Şumen, Sevlievo ve Varna’yı ziyaret etmesine izin verildi. Aynı dosyanın 15. Sayfasındaki not: Bektaşî îmandaşlarını ziyaretleri esnasında devlet aleyhinde istihbarat yapıyormuş. Kendisi Tiran’dan olup Arnavut uyrukludur. Asıl adı: Haydar Cemil Bey Baba.”
Haydar Baba, İstanbul 1910 (Alaaddin Dede Arşivi) |
HAYDAR BABA’NIN YARATICILIĞI
Haydar Baba’nın asıl adı Haydar Cemil’dir fakat şiirlerinde Haydar veya Haydarî mahlâsını kullanmıştır. Genellikle Alevî-Bektaşî inanç ve düşüncelerini, Alevî ve Bektaşî ulularını anlatan, tanıtan ve savunan şiirler yazan Bulgaristanlı son Bektaşî şairidir. Bütün ısrarlara rağmen yerel gazetecilerden Mehmet Con’a ve Aliosman Ayrantok’a, bu sayıda başka gazetecilere şiir vermemiştir. Verse de gazetelerde yayınlanmalarını istememiştir. Besbelli komünist iktidara güveni yoktur.
Türkiye Cumhuriyetinde Haydar Baba ile ilgili bazı araştırmalar yapılmıştır. İlk olarak M. Halid Bayrı, Türk Folklor Araştırmaları dergisinin 1957 yılı 99. Sayısında Haydar Baba’yı edebiyat çevrelerine tanıtmış ve toplu olarak şiirlerini de yayınlamıştır ( Bkz.,M. Çavuş, a.g. antoloji s. 82). Mehmet Çavuş, M.H. Bayrı’nın Haydar Baba’nın Arnavut kökenli olduğuna dair iddiasını kanıt göstermeden çürütmeye çalışmıştır. Ancak Haydar Baba’nın Salih Niyazi Dedebaba ile birlikte önce Arnavutluk’a gitmesi, orada tutunamayıp Sırbistan üzerinden Bulgaristan’ın Plevne iline gelmesi, orada 2 yıl kadar kaldıktan sonra Deliorman’ın Mumcular köyüne gelmesi düşündürücüdür.
Haydar Cemil Baba (Haydarî ve Şiirleri) Dr. Filiz KILIÇ, Dr. O. KURTOĞLU, T. BÜLBÜL Ankara 2008, 286 sayfa |
Onun şiirlerinden birkaçını dikkatinize sunuyorum:
ALLAH EYVALLAH
Gerçek erenlerin darına durduk
Pîrimiz Hünkâr’a Allah eyvallah
Bir aşk menziline geçüp oturduk
Haydar-ı Kerrar’a Allah eyvallah!
Mü’mîn âşıkız Hak vicdanımızdır
Muhammet Mustafa imamımızdır
Habibullah bizim canânımızdır
Ahmed-i Muhtar’a Allah eyvallah!
Bir Balım Sultan’a bendeyiz gerçek
Şah’a çâk esir, has bahçeye çiçek
Himmet aldık Pîrden biz ölçek ölçek
Şah-ı keremkâre Allah eyvallah!
Hacı Bektaş demine Hû şan
Onundur muhabbet bu demle devran
Tarîkat sırrında olal’dan mihman
Dedik Hak dîdâre Allah Eyvallah!
Yârimizdir canda cândan ezelden
Ayrılmayız biz asla o güzelden
Bırakmaz Haydar’ı pirimiz elden
Niyazımız yâre Allah eyvallah!
(Çavuş. M.,20. YY. Bulgaristan Türkler Şiiri, 1988, İst. Ss. 82-83)
HÛ DOST, HAK DOST
Hüseyin’dir kisvemiz,
Sırtımızda aba post
Mücerretiz, tertemiz.
Hû dost, Hak dost, Allah dost!
Bektaşi’yiz Bektaşi,
Attık gamı telaşı
Şah’dır kırkların başı.
Hû dost, Hak dost, Allah dost!
Muhammet- Hatice’den
Fatma Ali ve Hasan
Hüseyin’e erişirsen
Hû dost, Hak dost, Allah dost!
Zeynel Abidin ile,
Cafer-i Sadık bile
Kâzım Rıza’dan dile,
Hû dost Hak dost Allah dost
Takî, Nakî, Askerî,
Mehdî hem ol Haydarî
On iki imam cevheri.
Hû dost Hak dost Allah dost.
(Özmen, 1998:357)
MEDET HİMMET KEREM EYLE
Şah-ı Necef Ali aman
Medet himmet kerem eyle
Yetiş Pîrim Balım Sultan
Medet himmet kerem eyle
Kızıldeli seni andık
İmdat eyle bize artık
Dobruca’da Sarı Saltık
Medet Himmet kerem eyle
Daima sana güvendim
Merdivenli’de iken kendim
Şahkulu Sultan efendim
Medet himmet kerem eyle
Allah’ı geçer mi kuldan
Hiç el çeker mi yoksuldan
Eryek Baba İstanbul’dan
Medet Himmet Kerem eyle.
Daldık aşk adlı denize
Erenlerden erdik ize
Akyazılı Sultan bize
Medet himmet kerem eyle.
Haber aldık bâtın yerden
Manâ aldık her eserden
Ali Baba Denizler’den
Medet himmet Kerem eyle.
Ey Haydarî gerçek eriz
Er- Hak, Hak- er, erenleriz
Yâ Hacı Bektaş’ı isteriz
Medet himmet Kerem eyle.
(Mehmet Çavuş, 20 YY. Bulgaristan Türkleri Şiiri, 1988, İst., s.86.)
KAYNAKLAR:
1. Mehmet Çavuş, 20. Yüzyıl Bulgaristan Türkleri Şiiri (Antoloji), İstanbul, 1988, ss. 81-85.
2. M. Halit, Bayrı Türk Folklor Araştırmaları Dergisi S. 99, yıl: 1957.
3. Elçin, Şükrü, Bulgaristan’da Türk Kültürü, ayrı basım, Haydarî’nin Şiirleri, Ankara, 1986.
4. Mehmet Arslan Cumalı, Bulgaristan’da Demir Baba Tekkesi ve Diğer Türbeler, Çorlu/2010, Coşkun Kökel’in Haydar Baba yazısı, ss.70-71.
5. Gazi Üniversitesi, Türk kültür ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi, S.14, Yıl: 2007, S. 43, s. 14.
1 yorum:
Mehmet Çavuş,Dedemin Amcaoğlu Kamberoğullarından Zakir efendinin damadıdır.Değerli yazılar için teşekkür ederim.
Yorum Gönder